Merkez Bankası ve Hazine ve Maliye Bakanı değişikliğinden sonra sıradaki hamle olan MB faiz kararına çevrilmişti gözler.
Merkez Bankası, yeni başkanın demeçleriyle uyumlu bir faiz artışı yaptı. Bu artışın yapılamayabileceğine dair endişelerin ortadan kalkmasıyla döviz kurlarında hafif de olsa bir gerileme yaşandı. Türk Lirasına olan güvensizlik vatandaşlarımızı Dolar, Euro ve Altın almaya itti. Böylece bankalar nezdinde likidite sorunu ortaya çıkmış oldu.
Yıl sonuna kadar yapılan stopaj indirimi yeni yılda da devam eder ve bankaların mevduat faizlerini artırmalarına imkân sağlayacak kararlar alınırsa, yurtdışından yüklü bir para girişi olmasa dahi, vatandaşın yavaş yavaş TL’ye dönmesiyle döviz kurlarındaki gevşeme devam edebilir.
Unutmamak gereken nokta şu ki, dünyada enflasyon ve politika faizlerinin aşağı yönlü seyrettiği pandemi döneminde uzun süredir uygulanan yanlış politikaların bedelini ödemek durumunda kaldık, kalacağız. Dünyanın neresinde ortalama vatandaşlar MB faiz kararını bu kadar yakın takip eder? Bu sorunun cevabı gayet açık mevcut para yönetiminin uygulamış olduğu yanlış politika bunun sonucu olarak vatandaşı çok büyük risklerle karşı karşıya bıraktığından dolayı. Belirsizlik ortamının yarattığı risklerin olumsuz sonuçlarından korunmaya çalışan vatandaşlar da mecburen swap miktarlarına, CDS oranlarına, PPK’nin faiz kararına yakından bakmak zorunda kalıyor.
Türkiye’nin ülke risk priminde yaklaşık iki puanlık düşüş ortaya çıktığını gördük. Böylece yabancı yatırımcı için daha cazip hale gelmiş oldu. Bu son bir haftada en yüksek yabancı fon girişine sahne oldu. 1 milyar dolar civarı bir giriş oldu. Verilen mesajlar içeride ve dışarıda karşılığını buldu. Merkez Bankası atması gereken adımı atmış oldu.
Peki Merkez Bankasının faiz artırımının bize sağladığı ne? Şöyle belirteyim:
Merkez Bankası’nın EVDS (Elektronik Veri Dağıtım Sistemi) verilerinde bankaların ağırlıklı olarak uyguladığı mevduat oranının 1 yıla kadar vade için 6 Kasım haftasında %11,7 olduğu görülüyor. Faiz artışı ile bankaların mevduat faiz oranlarında ilgili vadede en yüksek uygulanan oran %15.
Bu durumda; 12 aya kadar vadede %11,7’den TL mevduata yatırılan 100 bin TL %3 stopaj oranı düşüldükten sonra nette 11 bin 349 TL getiri ile 111 bin 349 TL olurken; Bugün %15 ile 100 bin TL aynı vadede nette yine brüt getiriden stopaj düşüldükten sonra 14 bin 550 TL net getiri ile 114 bin 550 TL olur.
Bu da vatandaşın tekrardan Türk Lirasına yönelmesine neden olacaktır. Bu tür adımların atılması dileğiyle…
Sağlıcakla kalın.
Maske, Mesafe ve Hijyen Kurallarına Dikkat Edelim. Hem kendimizi hem de sevdiklerimizi koruyalım.