Mut Bilim Sanat Merkezi (BİLSEM) ve Mersin Üniversitesi (MEÜ) Denizcilik Meslek Yüksek Okulu (MYO) işbirliği kapsamında, Mut’ta fosil araştırma çalışması yapıldı. Mut’un Çukurbağ Mahallesi ve Göğden Yaylasında gerçekleştirilen ve üniversiteden akademisyenler, öğrenciler ve Mut BİLSEM öğretmenlerinin katıldığı araştırma ve inceleme gezisinde, Mut’un fosil varlığının belirlenerek kayıt altına alınması için ön çalışma başlatıldı. Bu kapsamda, yakın zamanda üniversite ile Mut BİLSEM arasında yapılacak olan protokolle, okul öğretmeni Ayfer Göksu öncülüğünde, Mut BİLSEM bünyesinde ‘Doğa Müzesi’ kurulacak.
Mut BİLSEM ile MEÜ Denizcilik MYO işbirliğiyle, 2 gün süren inceleme ve araştırma gezisine; MEÜ’den Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Deniz Canlıları Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Deniz Ayas, Denizcilik MYO Öğretim Üyesi Esin Yalçın Kaplama, Su Ürünleri Mühendisi Uğur Kaplama ile MYO öğrencilerinden Denizcilik Topluluğu Başkanı Azra Gündoğdu, Hüseyin Bozkul ve M. Şahin Kutanis katıldı. Mut BİLSEM’den geziye katılanlar arasında ise, Okul Müdürü Hilal Tuncer, okul öğretmenlerinden Ayfer Göksu, Halil İlbey Özkan, Ahmet Bozcu, Gülperi Aşkın ve Sıla Öz yer aldı.
Düzenlenen araştırma ve inceleme gezisi için Mut BİLSEM’in davetlisi olarak ilçeye gelen üniversite araştırma ekibi, ilk gününde, tarihi Taşhan’da düzenlenen kahvaltıyla ağırlandı. Araştırma gezisi öncesi düzenlenen kahvaltı etkinliğine, Mut İlçe Milli Eğitim Müdürü Erdal Dölek ve ailesi de katıldı. Taşhan’da yapılan kahvaltı sonrası ilk olarak Çukurbağ Mahallesi’ne gidildi. Burada Mahalle Muhtarı Erkan Uysal ve fosil koleksiyoneri İsmet Yıldırım tarafından karşılanan araştırma ekibi, koleksiyoner İsmet Yıldırım tarafından oluşturulan fosil sergisini inceledi. Sergilenen fosilleri inceleyen ve İsmet Yıldırım’dan bilgi alan ekip, özellikle deniz canlılarından oluşan fosilleri fotoğraflayarak kayıt altına aldı.
Çukurbağ’daki inceleme ve araştırmasını tamamlayan ekip, daha sonra Göğden Yaylası’nda Mehmet Yaprak ve ailesinin misafiri oldu. Burada da arazi ve çevre araştırması yapan ekip, ilk günkü programını tamamladı.
Gezinin ikinci gününe Evren Mahallesi’nde muhtar Mehmet Şahin ve ailesinin kahvaltı ikramıyla başlayan ekip, daha sonra Mut’un önemli turizm değerlerinden olan ve Tabiat Anıtı olarak tescillenen Yerköprü Şelalesi ile Hıristiyanlık tarihinin önemli yapılarından Alahan Manastırı’na doğa ve kültürel gezi düzenledi.
PROF. AYAS: “MUT, FOSİL YÖNÜNDEN YOĞUN BİR ALAN”
İki gün süren araştırma ve inceleme gezisi sonrası açıklamada bulunan MEÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Deniz Canlıları Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Deniz Ayas; fosil araştırmalarıyla ilgili olarak, “İki günlük Mut ziyaretimizde birinci günü fosile ayırmıştık. Mut’un birkaç yaylasında, daha önceden toplanmış fosilleri inceleme fırsatımız oldu. Zaten Mut’un özellikle fosil yönünden yoğun bir alan olduğunu daha önceden de biliyorduk. Bu alanda da çok verimli bir ilk gün geçirdik” dedi.
“BU BÖLGE TETİS OKYANUSU’NUN ALTINDAYDI”
Prof. Dr. Ayas, Çukurbağ’da inceledikleri fosillerle ve tarihsel geçmişiyle ilgili şu bilgileri verdi: “Fosillerle ilgili bir arazi gezisi için burada bulunuyoruz. Bu bölge özellikle Mezozoik zamana ait, çok yoğun fosillerin bulunduğu bir alan Toroslar Bölgesi. Yaklaşık 60 milyon yılla, 250 milyon yıl arası dönemde Anadolu’nun bu bölgesi, Tetis denilen bir denizin, okyanusun altındaydı. Ve o zamanda mercanlar, süngerler, deniz kabukluları, fosilleşmiş olarak deniz tabanından yeryüzüne Anadolu’nun yükselmesiyle birlikte çıkmış. O zamanlarda oluşan bu canlı grupları, bugün hemen hemen Torosların her yerinde yoğun miktarda bulunabiliyor. Tabi karasal canlılara ait fosiller de var. Özellikle bu bölge, Mut bölgesinde antilop ya da fil gibi canlıların da, özellikle iskelet sistemine ait parçalara da rastlanabiliyor. Bununla ilgili aslında bir fotoğraf da gördük. Bir antilop. Kara memelisine ait, özellikle kaburga sisteminin fosilleşmiş bir parçası var.”
Prof. Deniz Ayas, Yerköprü ve Alahan Manastırı gezileriyle ilgili gözlemlerini ise, “Tabiat Parkı özelliğindeki, doğa harikası niteliğinde bir alan olan Yerköprü Şelalesi’ne gittik. Oradaki korunmuş alanın güzelliğini yaşamış olduk. Orada çok yoğun bir atmosfer var. Hem biyolojik açıdan, hem de bizi her yönden tatmin eden bir ortam var. Son olarak da Alahan Kilisesi’ne geldik. Bu 5. Yüzyılda yapılan ve sonradan rehberimizden öğrendiğimiz şekliyle de Haç Merkezi olan, Hıristiyanlar için önemli bir alan olan Alahan Kilisesi’ni geziyoruz. Burada Alahan’da balık figürleri vardı. Onlar da çok ilgimizi çekti. Güzel bir gezi oldu” şeklinde aktardı.
HİLAL TUNCER: “MUT BİLSEM’E DOĞA MÜZESİ KAZANDIRACAĞIZ”
MEÜ işbirliğiyle gerçekleştirdikleri araştırma ve inceleme gezisi sonrası konuşan Mut BİLSEM Kurucu Müdürü Hilal Tuncer ise, “İki günlük bir gezi kapsamında Mut Bilim Sanat Merkezi ve Mersin Üniversitesi Denizcilik Meslek Yüksekokulu ile birlikte doğa gezisine çıktık. Gezimizde Çukurbağ Mahallesi ve Göğden Yaylasında fosil toplama etkinliği yaptık. Birçok araştırmalar yaptık. Özellikle Mut Bilim Sanat Merkezi’nde kuracak olduğumuz Doğa Müzesi için girişimlerde bulunduk” dedi.
MEÜ’den Prof. Dr. Deniz Ayas, Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esin Yalçın Kaplama ve Denizcilik Topluluğu öğrencileriyle birlikte çok faydalı bir doğa gezisi yaptıklarını belirten Mut BİLSEM Müdürü Tuncer, şöyle konuştu: “Gezilerimizde, Mut’un tarihi ve kültürel değerlerini tanıtmak amacıyla Yerköprü’yü ve Alahan Manastırı’nı da gezdik. Bizlerle yaptıkları bu çalışmada gösterdikleri desteklerinden dolayı hocalarıma ve kıymetli öğrencilerime çok teşekkür ediyorum. İş birliğimiz önümüzdeki yılda da devam edecek. Mut’a, özellikle Mut Bilim Sanat Merkezi’ne, güzel bir Doğa Müzesi kazandıracağız hep birlikte. Tabi ki bütün Mutluların desteği ve başta Mersin Üniversitesi’ndeki kıymetli hocalarımın desteği ile bu yola çıktık. Umarım güzel bir çalışmaya imza atacağız.”
“DOĞA MÜZESİ İÇİN MUTLULARDAN FOSİL DESTEĞİ BEKLİYORUZ”
Okullarında kuracakları Doğa Müzesine, Mut halkından da fosil desteği isteyen Mut BİLSEM Müdürü Hilal Tuncer; düzenledikleri inceleme ve araştırma gezisine katılan, katkı sunan, destek veren ve ev sahipliği yapan herkese teşekkürlerini iletti.
