1. Haberler
  2. Haber
  3. Yazarlar
  4. KIBRIS’TA KIZILBAŞLAR

KIBRIS’TA KIZILBAŞLAR

featured

Kıbrıs’ın fethinden sonra Osmanlı hep bir şey yaptı. Özellikle Toroslarda Karaman, Burdur, Antalya’da yaşayan aykırı inançta olan Kızılbaşları, Alevileri zorunlu iskan kararları ile Kıbrıs ve Girit adasına gönderdiler.
Osman kızdığında dedi ki: “Hanya’yı, Honya’yı görürsünüz.”
Bizler onu Konya anladık. Ama Hanya, Honya Girit’te bir bölge idi. Sonra Kıbrıs’ta Karpaslara gittiler. Alanya, Gilindire, Silifke iskelesinden gemiler ile götürüldüler.
Kimisi haydut çıktı. Gemiyi ele geçirdiler.
“Sür Alanya’ya” dediler. Orada onları bağırlarına basan yönetimler vardı. İşte İçel bölgesinde bulunan Tahtacılar Alanya Şıhlar, Antalya Merkez’den gelip, orman kesimi yaptılar. Hamileri ise Hacı Paşa Memet. Gazipaşa, Karaman arası orman tekeli onların. Eh Süveyş Kanalı’na kereste lazım. Bu işi yapanlar bir süre önce Kıbrıs’a, Alanya bölgesine giden tahtacılar. Onları getirip iş verdiler. Yurt verdiler. Taşucu üstünde Tahtacı Belen, Bahçe Deresi, Kocapınar, Kırtıl, Mut Köprübaşı, Sınamış, Kumaçukuru. Zorunlu iskanda Ermenek dağlarında kalan tahtacılar vardı. Onlarla da bir araya geldiler. Gün oldu Ermenek tahtacıları yurdunda sel heyelan oldu, onlar da gelip Köprübaşı’na yerleştiler. Adları Yeni Obalı oldular.
Şimdi bakıyoruz ki, Kıbrıs’ta bir şeyler oluyor. 1974’ten sonra Türkiye’den giden Türkler içinde tarikatlar, sonra giden çetelerin uzantıları, orada bir Sünni İslam Devleti ya da eyaleti yaratmaya çalıştılar.
Ama orada Kızılbaşlar vardı. Ötekiler vardı. Onlar laik, demokratik yapılarına dokundurtmama ilkeleri ile ayağa kalktılar. Baskı ve zulme karşı durdular. Rahmetli Dentaş Taşucu’na geldiğinde demişti ki, “Bizim aslımız alevi, kızılbaş. Atalarımız hala gece yatarken, Ya Allah, ya Muhammet ya Ali, derler.”
1975-1978 yıllarında Silifke’de yapılan folklor söyleşileri katılan Kıbrıslı İlter Veziroğlu, Toroslarda giden tahtacı Nacar obasından söz etmişti: “Mehmetcik bölgesinde Nacar köyünde oturuyorlardı. Orman kesip, marangozluk yapıyorlardı.” Şimdilerde Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde Toroslardan giden tahtacıları araştırıyorlar.
Girne’de, Lefkoşa’da Alevi örgütlenmeleri hızlandı. Cemevleri yapıldı. Lefkoşa-Ercan Havaalanı, Avrupa’da tanınsın diye Avrupa Alevi ve Bektaşi Federasyonları geldiler orada cem yaptılar. Sonra deniz otobüsleri ile Mersin, Hacı Bektaş’a gelip cem yaptılar.
Bir şeyler oldu. Birden bire baskı altında bulunan halk uyandı. Özellikle oranın yapısını bozmak isteyen tarikatlar, çetelere karşı bir araya geldiler. Yıllardır iktidarda bulunan sağ iktidarları yıkıp, sol siyasetçileri seçtiler.
Türkiye’nin 82 vilayeti mi olmak, ya da Kıbrıs’ta Annan Planı ile başlayan Federasyon, yani Kıbrıs’ta iki toplumun birlikte yaşayacağı, Avrupa’ya entegre olmuş bir devlet yapısı.
Halk orada bir karar vermiş. Bırakın oranın halkı kendi kaderlerini kendileri tayin etsinler.
Kızılbaşlar doğayı sever, insanları sever. Orada ötekiler bir araya gelmişler. Yeni bir düzen kursunlar. Kursunlar ki, belki biz de burada örnek alırız. Parlamenter sistem, demokrasi, hak, hukuk; ama her şeyden öte barış içinde, eşit yurttaş olma bilinci ile yeni yaşama geçelim.

Kaynak:

1. İlter Veziroğlu, Kıbrıs’ta Zorunlu İskanda Tahtacılar.
2. Handan Aydın’ın sosyal medya paylaşımı.

KIBRIS’TA KIZILBAŞLAR
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.