FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Yazarlar 12 Mayıs 2025 114 Görüntüleme

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ

Bu yazımda küçücük Hollanda ile dev Türkiye’yi tarımsal üretim açısından kıyaslayacağım. Yaklaşık 42.000 km² yüzölçümüyle küçük bir ülke olan Hollanda’ya karşın Türkiye yaklaşık 19 kat büyüklüğü ile 783.000 km² yüzölçümüne sahiptir. Yani ülke olarak yaklaşık 19 tane Hollanda barındırıyoruz. Aşağıdaki Tabloya bakınca da insanın içi acıyor. Hollanda, küçük yüzölçümüne rağmen yüksek teknoloji ve katma değerli üretimle dünya tarım devi olmuştur. Türkiye ise büyük yüzölçümüne ve uygun iklime sahip olmasına rağmen düşük verim ve yapısal sorunlar nedeniyle potansiyelinin çok gerisindedir.
Avrupa’nın lojistik merkezi konumunda olup, güçlü limanlar ve altyapı sayesinde ürünlerini dünya pazarlarına hızlı ve verimli bir şekilde ulaştırmaktadır. Türkiye ise coğrafi olarak Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’ya yakınlığıyla stratejik bir konuma sahiptir. Ancak, lojistik altyapı ve soğuk zincir taşımacılığı gibi konularda iyileştirmelere ihtiyaç duyulmaktadır.

Hollanda dış ticaret fazlası verirken Türkiye en iddialı olduğu tarımda bile dış ticaret açığına sahiptir. İhracatın İthalatı Karşılama Oranı sadece %70,7’dir. Sonuç olarak, Hollanda sınırlı alanına rağmen yüksek teknoloji ve verimlilikle tarım sektöründe dünya lideri konumundadır.
Türkiye ise geniş toprakları ve iklim çeşitliliğiyle büyük bir potansiyele sahip iken bunu kullanamaması ise içler acısıdır. Türkiye’de aileleri tarafından beslenen ve ev gençleri olarak tabir edilen inanılmaz oranda bir işsizlik düzeyi var. Bu kadar yüksek işsizlik varken Türkiye’de ekilebilir 29 milyon dönüm tarım arazisi atıl durumdadır. Ekilmiyor ve üretim dışında bırakılıyor. Bu kadar büyük bir potansiyele sahipken tarım ve tarıma dayalı sanayinin hakkını neden veremiyoruz?
Birincisi, Türk tarımında yaşlı nüfus ve küçük aile işletmeleri yaygındır. Gençler tarımla uğraşmak istemiyor. İkincisi, mevcut mazot, gübre ve işçi fiyatlarıyla Türk çiftçisi ayakta kalamaz, tutunamaz. Buyurun size başka bir gazete haberi: Tekstil sektörü alarm veriyor. İzmir’de 4 ayda 300 tekstil atölyesi kapandı. 4000 işçi işsiz kaldı. Dolaylı olarak 16 000 kişi etkilendi. Üretim Mısır’a kaymaya devam ediyor.
Türkiye’de ortalama bir işçinin asgari ücret olarak işverene maliyeti 900-1000 dolar iken bu rakam Mısır’da ortalama 110 dolar. Nasıl rekabet edeceksiniz?
Herkes gününü kurtarmakla meşgul… Ümitsizlik, boş vermişlik, nemelazımcılık ve güvensizlik salgın bir hastalık gibi bireyleri ve kurumları sarmış durumda… Türkiye’nin kurtuluşu, toprağıyla, emeğiyle ve aklıyla yeniden üretmeye başlamasındadır. Üretmeyen, planlamayan ve kaynaklarını değerlendirmeyen bir ülke; ne tarımda ne sanayide ne de istihdamda sürdürülebilir bir başarı sağlayabilir. Kurumların layıkıyla çalışmadığı, üretimin geri plana itildiği, gençlerin evde beklediği, milyonlarca dönüm verimli toprağın atıl kaldığı bir düzende başarı beklemek sadece hayal olur. Özetle “Tarlada izi olmayanın, harmanda yüzü olmaz.”

İlginizi çekebilir

PERS YOLU MOTOR SPORLARI / 5

PERS YOLU MOTOR SPORLARI / 5

Tema Tasarım | Osgaka.com