FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Haber 12 Aralık 2024 327 Görüntüleme

PERS YOLU’NDA İLK BİREYSEL YÜRÜYÜŞ – 7

Ne kadar Metin Hocam ile birlikte yürüyor olsam da ona çok dâhil olmak istemiyorum. Dâhil olmayayım ki yolu yaşasın. Saygı duyduğu yolu anlasın, bütünleşsin. Öte yandan faaliyetlerinde birey olarak yol almayı tercih edenleri çok merak ederim. Öteden beri. Onları anlamaya çalışırım. Tarafların tercih nedenlerinden birinin de kişisel mekân genişliği olduğunu, bir diğerinin de yaşamı çözümleyip, kendini gerçekleştirme tutkusu olduğunu düşünürüm. Bu gerekçeler özellikle varsa, o bireye, kendi talep etmediği sürece, çok da yakın olmamak gerekir ki hedeflerine yürüyebilsin, diye düşünürüm.
Kaynar Kamp Alanı’nda Kurt Hocamı aramayı, bu nedenle geciktirdim. Sonra da zorunlu olarak geç aramak zorunda kaldım.
Pers Yolu, Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri tarafından, tescillenmiş bir yoldur. Tescillenme durumu da burada Kaynar’da olmuştur.
Kamp alanı Kaynar’dan güneydoğu yönde ayrılırız. Yoğun su kaynakları, bu yönün biraz daha doğu yanında hemen üzerimizdedir. Kullanım dışı sular kamp alanının güneyinden, aşağı vadi yönünde akarken, kaynağında yaptığı gibi bir yandan da yine tarım alanlarını sular, yok olur. Kış döneminde ise yaklaşık iki kilometre aşağısındaki Merkez Lale su kaynaklarına karışır. Bu yolculuk, Dağa Barajına kadar sürer ve yeni bir su kaynağı olarak, Karaman topraklarında son bulur. Kamp alanından hemen üzerimizdeki yola çıkar çıkmaz, bir köprü ile geçeriz bu suyun üzerinden. Yolu takiple yüz metre kadar ilerleyince doğu yöne döner tarihi yol. Pers Yolu Çekirdek Ekibi olarak bizler, ilk yürüyüşlerimizde burayı kullandık. Bahçe olmasına rağmen. Bize müdahale eden de olmadı. Taraslama yapılmış burada. Ağaçlar dikilmiş ve ağaçlar büyümüş. Doğal olarak, keyifli bir yürüyüş olmuyor.
Hikâye şu. Bugün de yolun doğuya döndüğü yerde bulunan aile, buraya bir bina yapmak istemiş. Yine buradan bir vatandaş, bina inşatına, “burası antik bir yoldur, buraya bina yapamazsınız. Yaparsanız, dava açarım ve binanız yıkılır.” demiş. İnşaat sahibi devam etmiş yapıya. Karaman’da dava açılmış. Mahkeme görülmüş. Bilirkişiler devreye girmiş. Sonunda buranın, antik bir yol olduğuna karar vermiş mahkeme. Binanın yola gelen kısmı, mahkeme kararı gereği yıkılmış. Bütün bunları, Merkez Lale Köyü’nün merkezinden geçtiğimiz bir Pers Yolu Yürüyüşü’nde geçtiğimiz tarihte,bir tek ailenin kaldığı merkezde burayı terk etmeye hazırlanmış ama henüz daha gidememiş bir ailenin, kadın bireylerinden birinden öğrenmiştik. Bu ailenin, babam yaşı dengi ve babam arkadaşı olan bireyine Koreli denirdi. Koreli denen amcayı ben tanımam ama adını çok duyardım. Bize bu bilgileri veren abla, Koreli amcanın geliniymiş.
Bu olay, aynı zamanda Pers Yolu’nun mahkeme kararı ile tescillenmesi demektir. Bugün itibari ile Türkiye’nin mahkeme kararı ile varlığı tescillenmiş, başka bir antik yolu yoktur. Bu hali ile Pers Yolu adına çok ciddi ve çok önemli bir kazanım olan bu mahkeme kararı, açıldığı günden bu yana yaşamayı başarmış, Kurt Hocamın, bu tutunmuşluğa atfen, “Saygı duyuyorum” dediği varlığın, Pers Yolu’nun, sonsuza kadar yaşamasına dayanak oluşturacak, çok ciddi bir varlıktır.
Kurt Hocam buraya kadar, Pers Yolu’nun ana rotasından hiç ayrılmadı. Burada ilk defa ayrılmış olmalı. Bunun nedeni kendisi değil kuşkusuz. O benim, sanal ortama bıraktığım, Google Earth üzerinden ölçümlendirdiğim, rotayı takip ediyor ve rota buradan geçiyor ama ortada net bir geçiş alanı olmadığı için, sapağı yüz metre kadar geçip, bugün halkın kullandığı yolu kullanmış olmalı. Kitlesel ve son aralar çekirdek geçişlerde biz de onun kullandığı yolu kullanıyoruz. Bu uygulamayı yapmamızın nedeni, henüz yolun başında iken, yerelle ters düşmemek. Gelecekte ne mi olacak? Bakalım. Doğru olan, rotayı korumak.
Tamda bu sapağın yirmi metre kadar, kamp alanı yanında güzel bir anısı daha var bizim çelik çekirdeğin. Geçişlerimizin, yaz aylarından birinde ellerimizde ahşap batonlarla geçerken buradan, bir ses yükseldi doğu yanımızdan.
Kaptan amca, bir uzak yol gemi kaptanı. Bize seslenen de o. Emekli olmuş, gemi kaptanlığından. Kaynarlıymış. Gelmiş, doğup büyüdüğü topraklara bir konteyner yerleştirip, konut haline çevirmiş. Gemici ne de olsa. Yanına bir de oda çıkmış, genişçe, konteynerden daha yüksek, havadar. Mutfak olarak kullanıyor. Hemen evin önüne lavabo falan yapmış. Konteyner kısmın önüne oturulup kalkılabilecek, balkon görevi görevli, bir talvar oluşturmuş, modern malzemelerden ki tam bir yazlık ev çıkmış ortaya. Davet etti bizi. Kahvaltıya çağırıyordu aynı zamanda. Güzel bir sohbetin eşliğinde güzel bir kahvaltı yapmıştık o gün. Güneş korumalı şapkalarımız, sırt çantalarımız ve ahşap batonlarımız ve kültürlü halimizle Aczimendilere benzetmiş bizi başlarda. Deyişine göre uzak yol gemi kaptanlığı sıralarında tanımış onları. Anlatmıştık olmadığımızı. Yaklaşık iki saatlik bir konukluğun ardından o gün ilk defa gördüğümüz, Kaynar’ın ana su kaynaklarına götürmüştü bizi. Yanında olmasından çok mutlu olduğu çok ortada olan, on yaşları civarında olan kız torunu ile.
8 Aralık 2024. Devam edecek.

Tema Tasarım | Osgaka.com